Haziran ayının ilk haftasında yolumuz
Nevşehir’e düştü. Acaba görülecek ve yenilecek neleri var diye küçük bir düşünce
jimnastiği yaparken, en kısa yoldan Nevşehir Belediye Başkanı imdadımıza
yetişti. Bu arada Nevşehir’in Ürgüp’ünden de Göreme’sinden de Hacı Bektaş’ında
da elbette haberdarız. Sadece Merkezi’nden başlayalım düşüncesindeydik.
Belediye
Başkanı toplantı sırasında Nevşehir’i bir rüya yeri olarak betimledi.
Ve ilk görülmesi gereken yerlerden birisinin de Damat
İbrahim Paşa Külliyesi olduğunu ekledi. Burasının
restorasyondan geçeceğini de söyledi Başkan. Biz de gidelim, yerinde görelim
istedik. Gördükten sonra, ben de birkaç satırla göremeyenlere sunayım, kendimce
daha güzel olması amacıyla öneriler getireyim istedim.
|
Damat İbrahim Paşa Külliyesi Tabelası |
Damat İbrahim Paşa Külliyesi Belediye
Binası’nın hemen yanında bulunuyor. İlk bakışta orijinal halini de düşünerek
büyük ve etkileyici Osmanlı Dönemini anımsattığını hemen fark edebiliyorsunuz. Daha Külliye Avlusu’na girmeden Cami,
Hamam, Medrese kısımları hemen dikkat çekiyor. Külliye ile ilgili bilgileri
resimde görebilirsiniz…
Külliye
içerisinde bulunan caminin adı Kurşunlu Camii. Avlu temiz. Şadırvanı var. Cami bakımlı. Ve
Akdeniz kıyı kesiminde görmeye pek alışmadığımız şekilde cami kapısı
ziyaretçilerine ve ibadet yapacaklara açık. Bu da bu civarda camileri kötü
niyetlerine alet edecek kendini bilmezlerin olmadığını işaret ediyor.
Teşekkürler Nevşehir. Ve cami yine güzel bir iç görünüme sahip.
|
Kurşunlu Camii |
Caminin
hemen karşı tarafında medrese kısmı bulunuyor.
Burası günümüzde halk kütüphanesi olarak hizmet veriyor. Avlusundan, odasına,
tuvaletine, arka kısmındaki duvarına ve merdivenlerine kadar hepsi orijinal. Ancak buraya yakışmayan bir şeyler de var.
Öncelikle hem cami, hem medrese, hem burada verilen medrese eğitimi, hamamına
varana kadar bilgi alınabilecek kişi eksik. Görsellik açıdan buranın doğallığını bozan varillerden yapılmış
büyük saksıları resimde görebiliyorsunuz. Bunların
restorasyonla ortadan kalkmasını diliyorum.
|
Medrese avlusundaki bitki saksıları |
Burası kütüphane olarak hizmet
verdiğinden bütün kısımları göremiyoruz. Buraya eğitim almaya gelenlerin kimler
olduğu, nasıl eğitim verildiği hakkında kütüphane görevlisi bir şey bilmiyor. Bütün
odalar da açık değil, sadece birkaç odayı görebildik. Keşke çok kısa bilgilendirici
tabelalar yerine daha fazla bilgi sunulan belgeler olsaydı.
|
Medrese duvarına yapılan kuş yuvaları |
Medrese kısmından çıkıp hamamın olduğu
tarafa yönelirken resimde gördüğünüz, binanın duvarlarına kuşlar için yapılmış
yuvalar dikkat çekiyor. Buradan Osmanlı
kültürü, anlayışı, canlıya saygı anlayışına selam olsun.
Külliye’nin
hamamı hâlâ çalıştırılıyor. Ancak sonradan dökülen
beton çatısıyla şık da durmuyor. Yani restorasyonla doğal haline
kavuşturulmalıdır.
Medrese kısmından, hamama doğru giderken
resimde gördüğünüz sokağın ilk halini duyunca üzülmemek elde değil. Bu sokak İstanbul Kapalı Çarşı’nın aynı
şekliyle yapılan bir çarşıymış. Zaman içinde modernlik denilen beton yığınına
terk edilmiş. Düşünüyorum da keşke bu çarşı şuanda orada olsaydı.
|
Kapalı çarşı yerine yapılan sokak ve ileride Damat İbrahim Paşa Hamamı |
Buradan
Nevşehir Belediye Başkanlığı başta olmak üzere ilgili tüm yetkililere önerim
olacak. Yukarıda kısaca bilgi vermeye çalıştığım yerler
gibi bölgelerde, şehirlerde, sokaklarda, günümüz yapılaşmasında oranın doğal
yapısını bozmayacak şekilde davranılmalıdır. Yurt dışına çıkanlar bilir, tarihi
şehirlerde yeni binalar yapılsa bile tarihi dokuya uygun yapılaşmaya izin
veriliyor. Örneğin Damat İbrahim Paşa
Külliyesi etrafındaki ortama aralardan çıkan günümüz garip betonarme binaları
hiç yakışmıyor. Burasına uygun taşlar kullanılarak yapılsa çok şık olurdu.
Son söz:
Nevşehir’e yolu düşenler mutlaka Damat İbrahim Paşa Külliyesi’ni ziyaret
etsinler. Tarihe, kültüre, ecdadımıza saygı için, bilgi ve görgümüzün artması
yönünde oldukça faydalı. Hele medreselerin bir zamanlar ne işe yaradığını
biliyorsak, çok daha fazla etkileyici.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder