Kalemegdan’dan Tuna Nehri’ni izlerken
bıraktığımız Belgrad izlenimlerine devam ediyoruz. Belgrad Tuna ve Sava
Nehirlerinin birleştiği yerde kurulmuş tarihi bir şehirdir. Tuna deyince
Belgrad bir yana….
Tuna!
O
Tuna ki Gazi Osman Paşa’yı hatırlatır.
Tuna
demek, etrafını çevirmiş düşman askerlerine karşı o yiğit Osmanlı Paşası
demektir. Kendi içinden satılmışların da bulunduğu düşman
cephesine bindirdikçe bindiriyor, ama binlerce kilometre uzaklarda…
Yiğitlik o ki
çarpışarak yenilmektir Tuna!
Hüzün
ve gurur duygularının hâkim olduğu Tuna seyri bence yaşanmalı.
Bizden kalan eserleri yok etmekle
hınçlarını almaya çalışan bir ülke Sırbistan. Gördüklerimiz, konuştuklarımız, öğrendiklerimiz diyor ki Sırbistan mutlu
değil. Sokakların dağınıklığı, çöpleri, gençlerin boşluktan boyadığı duvarlar, köprü
kenarlarındaki bira şişeleri de şahit bunlara. Sırbistan Başkenti ile
bölünmüşlüğün hüznü içinde. Bir büyük devlete başkentlik yaparken şimdi küçük
bir devletin merkezi Belgrad.
Belki de küresel güçlerin kurduğu tuzağa
düşmenin pişmanlığı da benliğindedir insanlarının. Ekonomininiz iyi değilse siz
de iyi değilsiniz demek.
Parçalanmanın
ne demek olduğunu merak edenler, parçalanma sonucunda oluşan küçük devletlere
mutlaka gitmelidirler. Binlerce yıllık tarihe sahip
Belgrad doğal ve tarihi açıdan mutlaka da ziyaret edilmeli.
Gidilmesi gereken yerleri birinci
kısımda belirtmiştik.
Listede yer alan yerlerden birisi de Knez Mihajlova Caddesi. Uzun ve ziyaret
eden hemen herkesin de uğrak yeri. Öğleden sonra ve akşam hareketli bir yer.
Bizim gibi Yaz’dan sonra giderseniz, bizden bir kokuya da şahit olabilirsiniz.
Kestane kebap!
Ünlü mağazalar, güzel alışveriş ve
hediyelik eşya dükkânlarını bulabilirsiniz. Her daim cıvıl cıvıl bir yer…
Belgrad sokaklarında yürüyüş yaparak
önemli yerleri görme şansına sahipsiniz. İşte onlardan birisi daha. Aziz Sava Katedrali. Burasının hikâyesi
aslında 1550-1553 yılları arasında Osmanlı Donanması'nın Kaptan-ı Deryası olan
Sinan Paşa'nın kayıtlarına dayanmaktadır. Güzel ve ihtişamlı bir yapı. Ancak hâlâ
tamamlanabilmiş de değildir. 2. Dünya Savaşı ve Tito dönemlerinde yaşadığı
duraksamalarla ancak 1985'ten sonra tamamlanabilmiştir.
Sokaklarda dolaşırken eski ama artık
kimsenin yoluna çıkmadığı otobüsleri, tramvayları görebilirsiniz. Trafik akış
düzeni sağlam diyebiliriz. Ancak nüfus da ortada. Paralarının dinar olması sizi
şaşırtmasın. Çok da pahalı bir şehir değil. Yiyecek bir şey bulabilirseniz.
Eğer sürekli hamurlu şeyler beni bozmaz derseniz, “Pekera” lara uğrayınız.
İhtişamlı Başbakanlık, Parlamento,
Belediye binalarını görerek Belgrad
Üniversitesi binalarına ulaşabilirsiniz. Binaları eski. Yani tarihi eski.
1890’lı yıllarda kurulmuş bir üniversite.
Mutlaka
Nikola Tesla Müzesi’ne de uğrayınız. Sonra ister yürüyerek
isterse de aldığınız ucuz otobüs kartıyla, ki bir kişi 1 Euro civarında, Zemun Bölgesi’ne gitmeyi de ihmal
etmeyiniz. Irmak kıyısında hem de yemyeşil parkın eşliğinde yürüyüş
dinlendiriyor. Irmak içinde yat turu da yapabilirsiniz.
Sokaklarda gezerken eski binalara rest
çekercesine çiçekli balkonlara şaşırmayın. Bu arada bol miktarda hediyelik eşya
büfeleri de var. Bazılarında Türkçe konuşanları görürseniz de meraklanmayın.
Türkçe evrensel bir dil olmayı hak ediyor.
Ziyaret ettiğimiz onca yer arasından son
olarak bir şey daha sunmak istiyorum. Belgrad’ın NATO bombardımanını yaşadığını kimler biliyor veya hatırlıyor
bilemeyiz ama onlar size hatırlatıyor. Aşağıda gördüğünüz resimdeki bina hala
bombardımandan sonraki hali ile korunuyor.
Kısaca Belgrad özeti böyle. Resim çekmek
serbest. Kimse bir şey demiyor. Ama Havaalanı’nda resim ve kamera çekimi
yaptırmıyorlar. Ancak cep telefonlarından da habersiz gibiler. Yani resim çekme
özelliğinden…
Giderseniz pişman olmazsınız…
NOT:
Bir önceki yazı da olduğu gibi sorumuzu tekrarlıyoruz. Belgrad daha önce hangi
ülkeye başkentlik yapmıştır. Önceki bloka ve buna yorum yapanlar ve takip
edenler arasından bir kişiye sürpriz bir hediye…
eski yugoslavya simdi ise sirbistan karadagin baskentidir.
YanıtlaSilevet, katılımınız için teşekkürler, ancak fazla katılım olmadığından daha önce sonlandırıp hediyeyi gönderdim... İnşallah bir dahaki sefere..
YanıtlaSil